8 Mart'ın "Dünya Kadınlar Günü" olarak anılması, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 16 Aralık 1977 tarihli toplantısında kabul edildi.

Türkiye’de 8 Mart Dünya Kadınlar Günü, ilk kez 1921 yılında “Emekçi Kadınlar Günü” olarak kutlanmaya başlandı.

8 Mart içi boş bir kutlama günü değil emekçi kadınların mücadele günü olmaya devam edecek. Her ne kadar çiçeklerle, şirinliklerle sulandırmaya çalışılsa da…

Bir yıl önce ülkemiz yıkıcı bir deprem yaşadı. Binlerce insanımızı kaybettik, şehirlerimiz, kültürümüz, tarihimiz yok oldu. 

Bu sürede gördüm ki hayatını kaybetme ve yaralanmada kadın erkek farkı olmamasına karşın deprem sonrasında çocukların, engellilerin, yaşlıların bakımı ve yardımların kullanılır hale getirilmesi, gündelik yaşamın afet koşullarında idame edilmesi ile şiddetin ve güvensiz ortamların yokluğu gibi nedenlerle asıl yük kadınların üzerine yüklenmiş, deprem emekçi kadınları vurmuştu

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü mesajlarında deprem ve dayanışma vurgusu vardı. Depremlerin ardından bölgede kalan ya da göç eden kadınların, halihazırda yaşadıkları sorunlara yenilerinin eklendiği ifade etti. 

Afetler ve krizlerden en çok kadınlar ve çocuklar etkileniyor. Kadınlar depremde yitirdikleri yakınlarının acısıyla, kaybettikleri evleri, işleri ve bunca yıkımın getirdiği belirsizlikle yüzleşmek zorunda kaldılar. 

Onların hem acil temel ihtiyaçlarını karşılayabilmek hem de sonrasında yaşamı yeniden inşa edebilmek için, dayanışmaya her zamankinden daha çok ihtiyaçları var.

Yine kadınların kadınlara desteğinin devam edileceği sözü verildi.  Cumhuriyetimizin yüzüncü yılında küllerimizden yeniden doğacağız.

Kadınların tüm dünyada eşitlik, adalet ve özgürlük için verdikleri mücadelenin sembolü olan Dünya Emekçi Kadınlar Gününde, kadınların tarih boyunca kazandığı hakları hatırlamalı ve gelecekteki mücadeleler için cesur ve kararlı olmalıyız. Biliyoruz ki kadınlar, hayatın her alanında var oldukça kentlerimiz daha yaşanabilir, daha kapsayıcı ve daha eşitlikçi olacaktır.

“Malatya ’yı” Kadınlarla Yöneteceğiz

Aslan hayatım boyunca herkesin doğal olarak içinde yer alabileceği, kendisini bulabileceği, kendi özgünlüğünü koruyabileceği, her koşulda var olma hakkını kullanabileceği bir kent yaratmak hedefiyle kadınlarla birlikte çok önemli işlere imza attık. Şimdi ise hedefim, tüm Malatya ’da yine kadınlarla birlikte bu hedefi gerçekleştirmektir. Kadınların hayatın her alanında özgürce yaşamını sürdürebilmesini Malatya ’nın her yerinde desteklemek için, kadın politikalarının tüm Malatya da hayata geçmesi için var gücümle çalışacağım

Aslan 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününde kimsenin ayrımcılığa maruz kalmadığı, herkesin kent hizmetlerinden eşit yararlandığı ve her bireyin renk, ırk, cinsiyet, din ayırmaksızın kent planlamalarında yer aldığı ve kadın politikalarının sürdürülebilirliğinin sağlandığı bir dünya diliyorum.